Avrupa parlemento seçimleri Holandayla sdart aldı. Pazara dek sürefek. AB üyesi olan Kıbrıs cumhuriyetinde de Pazar günü hem Avrupa parlemento hem de yerel seçimler birlikte gerçekleşecek. Yerel seçimlerde Kuzeydeki yurtaşlar oy kulanamazken, Avrupa parlemento seçilerinde oy kulanma hakı vardır. Seksenüçbin cıvarında oy kulanacak Kıbrıs yurttaşı vardır. Yalnız burada ince bir kaçış da var: sözü edilen Kıbrıs cumhuriyeli türk yurttaşı salt kuzeyde yaşayanlar mı yoksa örneğin Türkiyede de olup Kıbrıs kimliği alanları damı içerdiği pek sorulmuyor. Eğer tahmin edilen şekliyle, bu rakama igilter ve Türkiyedeki yhaşayanlar da varsa, ozaman buradaki Kıbrıs yurttaşı insan sayısı daha az olmaktadır. Öyle ya KIbır cumhuriyeti yurttaşı olup da şu anda Türkiyede yaşayan insanlar gerçeği Kuzeydeki durumu da tartışılır halde daha vahim hale getirme sonucu vardır.
Herneyse, konumuza gelelim. Avrupa parleento seçimleri yapılıyor. Kıbrısın da AB üyesi olma sonucu Kıbrısta da seçimler gerçekleşecek. Kıbrıs cumhuriyeti yurttaşları da oy kulanacak. Seçimin özelliği genelikle kuzeyde çok fazla kaçırılıyor. Sanki rum türk eksenli sayısal seçki gibi algılatılıor. Kıbrıslı Türk imgesiyle kimisi destek kimisi de ret etme yolunda. Olayda şu önemli gerçek var: Avrupa parlemento seçimleri tek tek ülke seçiminden farklıdır. Devletler üstü AB yapısının kurumudur. Rolü da ülke değil Avrupa ölçeklidir. Kuraları da ona göre uluslararası noyutdadır. AB özlü işlevi olan parlementodur. Onun için, seçimle seçilecek vekil AB parlementeriditr. AB kuralarına göre davranacak. Elbet kendi ülkesinin de çıkarlarını gündeme getirmesi kaçınılmazdır. Ama Avrupa kjuralı kurumdur.
Biz AB oyu kulanırken, ayni zamanda oradaki politikaya etki gözetilmelidir. Siyasal duruş kaçınılmazdır. Zaten amaç ülke değil sınıfsal veya başka özeliklerle olan idolojik ayrışma ile guruplar oluşturulmaktadır. Örneğin, Kıbrıstan gideek olan vekiler Kıbrıs gurubu olarak değil yeşil, muhavazakar, sosyaldemokrat gibi yedi kesindem molan guruplarda ayrışacaklar. Buna dahi dikat edilmiyor. Kısaca, seçeceğimiz vekil salt Kıbrıs değil, genel AB vekili olacak. AB politikası belirleyiciliği uygulanacak. Bunu doğru kavrayalım. Bir başka açıdan da şu yanılgıdan kurtulalım: genelde olan bazı kurallar AB ölçeğinde yok. Örneğin Kıbrısta birçok alanda Türk ve Rum sayısal ayrışmalar var. buna bağlı olarak da hataya şöyle düşülüyor: Türklere de iki sandalye versinler seslendirilmeleri yapılıyor. AB seçiminde bu ilke yok. Etnik veya başka ayrımlar kabul edilmiyor. Net ülke adıyla partiler seçime girer. İster şu ister bu şekilde olsun gerekirse dört Türk kişi de vekil olur ne sınırlama nede zorlama var.
Neyazık ki burada buna yönelik de laflar çok oluyor. Hele de son Kutlay Erkin de nezer makale yazmasına, doğrusu şaşırdım. Demek ki Kuzeyde yaşaya yaşaya birçok olguyu da favızadan sildik veya çıkara göre konuşma olayını yakaladık.
Avrığa seçimlerinde elbet genel yaklaşımla korkular da var. özellikle son parlemento seçimlerinde faşist nlokların nekadar oy alacağı korkuyla bekleniyor. Yükselen ve kimine göre aşırı sağ ama özü faşizim olan siyasal yükselişin Avrupa parlementosundaki durumu merakla bekleniyor. Ayrıca, uygulanan savaş poletikalarına karşı tutum da siyasal yansıması da kamuoyu ile resmi duruş farklılığı açısından da sonucu ilgiyle bekleniyor. Bu seçimler ilerde daha sert savaş tutumlar ve göçmen karşıtı siyasetin de etkili olmasına yardımcı olma şansı vardır. Ukrayna ve Filistin konusundaki siyasal etki de yakalanmaya çalışılanacak. Özellikle neolienral ekonomi ve piyasa kurallı gidişatın artık devamı halindeki gelecek Avrupanın da resmine renkler vuracaktır. Bunlar hepsi Avrupa parlemento seçimler sonrası tartışılacak sonuçlarla karşımıza gelecek.
İklim bozulması, sosal hakların geleceği ve savaşlarla kriz çözme durumu, özellikle faşist hhareketlerin güçlenişi, sağa kayış ve sermaye hakimiyeti denkleminde kayışın olacağı galiba kesin. Sol eksenin cılızlığı ise bir canlanma veya sosyal tepkiyle destek bulup bulmayacağı da madalyonun öteki yüzüdür. Fakat gidişat, son Holanda hükümet kuruluşu gibi artık faşist partilerle sağ hat da sosyal demokrat uluşmalarının da olduğu gelişi oluştu. Ortak savaş duruşları ve Ukraynadan Fİlistine varan katliyamlar, bize önümüzdeki öngörü yapma bakımından önemli seçimdir.
Not: Kıbrısla alakalı devamla yazı yazmaya devam edecem.