Perşenbe sabahı gözlerimi açtım. Sonra, kalkıp arkadaşlarla buluşmaya gittim. Sohbete daldık. Bazen, kimisi de klasik tutuma giriyordu. Telefonla dolaşımlar yapıyordu. Tam da kahvaltıdan kalkacakken, arkadaşın biri hemen okumaya başladı… “yurtdışında olan “Juju, adaya döndü. Hemen Orofoa gidip mahkemeye çıktı. Teyminatla serbes brakıldı” deniyordu. Biraz sohbetin havası değişti.. bir arkadaş hemen olayın özüne dokundu: “Sibel hanım ve Turgay bey dahi önce gözaltına alınıp karakolda yattı. Şu meşur kadının ayrıcalığı ne olabilir acaba” deyip, kuşkularla bize baktı.
Artık normal sohbetden çıkıp sahte diploma havasına geçiliyordu. Fakat, bazı durumlar bunu sınırlıyordu. Artık kahvaltıdan kalkmak gerekiyordu.
B,r arkadaşla başka bir yere yol aldık. Konu artık dileden dile geçiyordu. Sanal medyada da karşılık hemen oluyor. Sahte diploma sohbetleri yeniden akıyordu. Tabi soru da biraz da sırıtılarak devamlılık sağlıyordu. Sahte diploma idiyası, yurt dışına kaçış. Peşinden diplomayı kulanmayana af kamuoyu yaratma çabaları vesayre…
Sonuçta iş gelip Ünal Üstele takılıyordu. Sözkonusu olan kadın Ünal beyin de yakını olarak hep konuşuldu. Bazısı da “öyle olmasa Sibel hanımın dahi kaçamadığı tutumdan niçin hariç olsun” yanıtı soru şeklinde ekleniyordu.
Gerçekten K. Kıbrısta alşılmamış ama pek de fazla gürültüye neden olmayan gelişme yaşandı. Önce kaçan, sonra ansızın adaya gelen, ardından sabahleyin erkenden ilk defa mahkeme toplanıp hemen teminatla serbes brakma kararının verilmesi, burada pek de raslanan tutum değildi. Ama oldu. Demek ki birilerinin gücü vardı. Yine etrafta şu dolaşım yayıldı: sahte diploma alıp da kulanmayanlara ceza vermeme kuralının yasalaştırılması hamleleri var deniliyor. Tabi ek olarak Sahte diploma konusu da yeniden gündeme oturdu. Yargıdaki bazı kişilerin neden sorguda olmadığı soruları da gelmekte gecikmedi. Fakat hep ayni son tutum: birilerin gücüyle ayrıcaklı yandaşlama.*******
Tam da bu gelişme öncesi başka bir yasadışılığın diyari ahvali de yasalaştı. Muhaceret yasası yeniden afla çıktı. Halbuki daha eskisinin üzerinden bir yıl kadar zaman geçtiydi. Ne çabuk kaçak yasadışılıklar odenli yoğunlaştı soruları artık fazla sorulmadı. Ama bir yıl önce zaten yine Muhaceret af kanunu çıktıydı. Epey insanın yararlandığı da kesin. Kısa zamanda neden mi ihtiyaç duyuldu sorusu zaten direk yanıtlıdır. Ülkemiz kaçak ve yasadışı kuralların işlediği diyardır. Kurumsallaşma ve sömürü yanında mafyalaşma da bu kuralın temel işleyen dinamiğidir.
Söylenen rakamlar da asronomik: örneci hakını kaybedenlerin oranı onbinler, kaçak çalışan kesim yüzbine yakın diye vurgulaıor. Halbuki bir yıl zaman dilimi sözkonusu. Ama olanalr da kesin. Artık K. Kıbrıs Muhaceret yasalarıyla aslında temel siyasal ekonomik ilkenin işleyişi şekliyle uygulanıyor. Yasadışılıkların yasalaştırılması. Kaçakçılıkları engelemeden, sahtelikleri noktalamadan sürdürerek, bunları yeri geldikçe de yasalarla yasalaştırarak düze çıkarma.
Bu kuralı öğrenen birçok kesim, artık tanıdıkları veya ticari amaçla kulanım yoluyla ülkeğe birçok insan sokuyor. Değişik isimlerde bazen başlangıçta öğrenci kayıdıyla da yasalmış gibi başlatıp, yasadışılığa kaydırtıyor. Öğrenci denip birçok alanda kulanılan yasadışı ve hat da kirli kulanım şekiler yaratılmaktadır. Sonrası mı: muhaceret afıyla bunları yeniden yasal kılıfına sokma hamleleri gerçekleşiyor. Arada bazı insani dramları sokarak, kamuoyu da oluşturmak, işin cabasıdır.
Son dönemde, bu işleyişi iyice öğrenen kesimler, muhaceret yasası yakın gelişi döneminde hemen kolarını sıvıyorlar. Öle sıvıyorlar ki bazı kesimler akrabalarını veha para karşılığı kimi kişiyi adaya götürüp
Afla yasalaştırıp burada kalmalarını sağlama yapıları oluştu. Ayle akrabadan başlayan ve başkalarını sömürme kulanımla birçok insan K. Kıbrısa getirildi. Buda ada nifus sayısına artış ve sosyolojik daha kağoslu durumunda oluşmasına yardımcı olunuyor. Bu yol ile hem kazanan hem emek sömüren hem de kulanımla birçok yasadışıkla başlayıp yasalaşan diyar haline geldik.
*****
Kısaca, bizim diyar zaten daha başlangıçtan yasadışılıklarla başladı. Dikat etiniz mi Kıbrıs sorununda dahi masaya her koyduğumuz talep, yasadışı yaptıklarımızın yasalaşmasıdır. Nifusun yurtaş sayılması, mülkiyetin tapulaştırılması, tyağma ve ganimet paylaşımının normalleştirilme haleri temel taleplerdir. Mülkiyet ve nifus her görüşmenin önemli konularıdır. Daha dar anlamda ise kaçak vergi, kaçak insan, yasadışı imarlar, yurtdışındaki paraların getirilme afı gibi uygulamalar hep yasadışılıkların yasalaştırma örtüsüdür. Buda K. Kır ısın adeta kendi özüyle ilhaklaşma adımlarının da kurumsallaşmasıdır. Fırsat gelince de nelerin olacağı kesin.
